SU YUMUŞATICI |
Tekneme, herkes gibi ben de değişik iskelelerden tatlı su alıyorum. Bu sular genellikle oldukça kireçli sert sular oluyor. Zaman içinde su tesisatını borularının iç cidarları kireçle kaplanarak boru iç çapını daraltıyor. Özellikle boiler (su ısıtıcısı) kullanan teknelerde, zamanla durum daha da vahim boyutlara erişiyor. En iyi çözüm suyun yumuşatılması. Bu iş genelde suya tuz, fosfat vb. kimyasal maddeler katarak yapılıyor, ancak bu kimyasallar suyu yumuşatırken kalitesini de bozmak yanında ek bir maliyet ve iş gücü gerektiriyor. Duydunuz mu bilemem ama, su borusunun dışına sarılacak bir bobin ve bu bobine, uygun bir sinyal gönderen bir devre ile boru içinden geçen suyu yumuşatmak mümkün. Hatta böyle bir cihaz, iddiaya göre, borular içinde oluşmuş kireç tabakasının da zaman içinde eriyip kaybolmasını sağlıyor. Amerika ve İngilterede pek çok firma bu cihazları üreterek pazarlıyorlar. Burada sunduğum devre de tam olarak bu amaçlı dizayn edilmiş bir devre. Aklınız yatmadıysa web'de ki şu adreslere bir göz atın. Araştırırsanız aşağıdakiler dışında da pek çok adres bulabilirsiniz. http://www.scalewatcher.co.uk/ Yukarıdaki ve benzer sitelerdeki açıklamalara bakılırsa; cihaz kullanılmaya başlandıktan takriben on gün sonra su borularının içine yapışmış olan kireç parçaları dökülmeye başlar. Yaklaşık 15 gün sonra suda belirgin bir yumuşama başlar. Yumuşak sularda sabun, deterjan gibi maddeler daha çabuk köpürür, su daha az yakıtla kaynar. Bir ila iki ay sonra artık borularda kireçlenme görülmez. Aşağıda şeması görülen devre iki adet 555 TIMER entegresiyle gerçekleştirilmiştir. (Siz isterseniz çift TIMER'dan oluşan 556 entegresini kullanabilirsiniz.) Devrede görülen birinci entegre bir üçgen dalga osilatörü olarak kullanılmış, bu sinyal diğerine uygulanakak frekansı yaklaşık 1KHz ile 2KHz arasında sürekli değişen bir kare dalga sinyali elde edilmiştir. Bu da boru üzerine sarılmış olan bobine uygulanıyor. Aynı sinyal ile bir LED de yakılarak devrenin çalıştığı doğrulanıyor. Devre Şeması
KAYNAK : Seneler önce internette gezinirken bulup bilgisayarıma bir word dosyası haline getirip kaydetmiştim... Şimdi nedense internette bulamıyorum. Ancak TRAC dergilerinden birinde de (bu kadar detaylı olmasa da) yayınlanmıştı, onun da hangi sene hangi sayı olduğunu hatırlıyamıyorum. . |