Gökyüzüne Merhaba - Bölüm V.I

GÜNEŞ SİSTEMİNİN DİĞER KÜÇÜK CİSİMLERİ
(Özet)


Güneş sisteminde Gezegenler ve uyduları dışında küçük ama ilginç çok sayıda cisim bulunmaktadır.

Bilinen binlerce asteroid ve kuyruklu yıldız yanında şüphesiz ki bilinmiyen daha pek çokları vardır. Ateroidlerin çoğunun yörüngesi Mars ve Jupiter arasında olmakla birlikte 2060 Chiron gibi bazıları çok daha dışarıda ve Athen, Icarus, Hepaistos gibi bazıları da, güneşe, dünyadan daha yakın yörüngelere sahiptirler.

Hemen bütün kuyrukluyıldızların yörüngeleri aşırı dercede eliptik olup kısa süreli güneş ziyaretleri dışındaki zamanlarının çoğunu güneş sisteminin uzak bölgelerinde geçirirler.

Asteroidler'le kuyrulu yıldızların ayırımı tartışmalıdır. Biribirlerinden ayrıldıkları esas noktalar, kuyruklu yıldızların yapılarının daha çok gaz kökenli ve yörüngelerinin daha eliptik olması, buna karşılık asteroidlerin kaya ve maden içerikli cisimler olmaları ve yörüngelerinin çembere daha yakın olmasıdır. Ancak 2060 Chiron ve 3200 Phaethon gibi bazı Kupier Kuşağı cisimleri her iki sınıfa ait bazı özellikleri paylaşırlar.

Asteroidler bazen Planetoid ya da minör gezegenler olarak da adlandırılırlar. Güneş çevresinde yörüngede olan çok küçük taş ve kayalar da, daha büyük asteroidlerden ayırmak için meteoroid olarak anılırlar. Bunlar dünya atmosferine girdiklerinde, düşüşleri boyunca yanarak ışıktan bir iz şeklinde görünür ve halk arasında kayan yıldız, daha doğru bir deyişle meteorları oluştururlar.

Nadiren tamamen yanıp buharlaşmadan dünya yüzeyine ulaşabilenler meteorit olarak adlandırılırlar. Güneş sisteminin oluşumu hakkında bildiklerimizin çoğu, meteoroidlerden arta kalan bu taş parçalarının (meteorit'lerin) incelenmesiyle elde edilmiştir.

Kuyruklu yıldızlar, Asteroidler ve Meteoroidler bir yana, gezegenler arası boşluk da boş değildir, mikroskopik toz ve gaz yanında radyasyon ve manyetik alanlar içerir.